Ağır yongayı yel kaldırmaz ile ilgili hikaye

Bu konuda  Ağır yongayı yel kaldırmaz ile ilgili hikaye konulu hikaye örneği kısa özeti ve uzun hikaye örneği hakkında bilgileri ele alacağız. 

Ağır yongayı yel kaldırmaz ile ilgili hikaye konulunun kısa özet hikaye örneği

Cevap :         HİLEBAZ ÇOBAN
Ağır yongayı yel kaldırmaz atasözü ağırbaşlı olan kişi ufak tefek meydana gelen olayların karşısında kendini kaybetmeyen olayların oluş ve nedenlerini araştırarak sonuçları sabırla bekleyen insanlara kullanılan bir atasözü müdür Bu konuyla ilgili aşağıda anlattığımız hikaye bir kişinin başına gelebilecek en kötü olayı ağırbaşlılıkla karşılayarak bu olayın sonucunu sabırla beklemesini anlatmaktadır.

Ağır yongayı yel kaldırmaz ile ilgili hikaye konulunun uzun ayrıntılı hikaye örneği

Cevap : O yıl köyde kış oldukça Sert geçmekteydi kar köyün yollarını kapatmış kara kış iyice bastırmıştı hayvanlarına ağılda Bakmak zorunda kalan Çoban geceleri kurtların uluması ile sabahlara kadar nöbet tutmak daydı. Komşu çoban arkadaşı ile her gece otururlar çaylarını içerler sohbet ettikten sonra nöbet yerlerine geçerlerdi, bir gün uyuya kalan Çoban hayvanların huysuzlandı sesleri duyarak uyandı eline El fenerini alıp sırtına tüfeğini takmıştı ağılın yanına doğru usulca yanaştı Bir de ne ne görsün ağılda bulunan kuzulardan 1 tanesi telef edilmişti Fakat ağılın kapısı açılmamıştı bu durum Bir Hayli kalbine gitmişti kordoneli yoktu ya Ağlı açıp bir kuzuyu dışarı çıkarıp telef edecek.
Budarım çobanın Bir Hayli garibine gidiyordu komşusu olan diğer Çoban bunu kurtların yaptığına emin de yarın gece tekrar Nöbet tut kurdu vurursun diyordu Fakat diğer çobanın Bu işin içinde bir iş olduğunu düşünmesi lande kendini alıkoyamıyorum.
O gün nöbet tutmak için gündüzden uykuya daldı reçete kraal uyuyup kalmak istemiyordu gece komşusu olan Çoban da yanına geldi Her zamanki gibi beraber nöbet tutmaya başladılar fakat bir süre sonra nedense yine bizim çobanın uykusu gelmişti diğer Çoban ise sen de ağzına gitmiş Kendi ağlını bekliyordu.
Biraz zaman geçtikten sonra bizim Çoban yine seslere uyandı bir koyun bir kuzu telef olmuştu fakat yine agılın kapısı kapalıydı.
Gündüz uyuduğu halde uykusunun gelmesi gece kendisi uyuduktan sonra Ağzının içinden nasıl hayvanların çıkıp telef olduğu hep kafasına takılıyordu bu sefer akşam uyumamak için farklı bir yöntem izlemeliydi.
Komşu çobana kendisinin ilçede işi olduğunu kendisinin agılına da onun bakmasını rica ederek oradan ayrıldı akşam komşu Çoban nöbet yerine geldi bir süre oturduktan sonra kurtların sesleri gelmeye başlamıştı ayağa kalkarak emanet edilen ağıldan 2 koyun bir kuzu çıkardı Bu Sefer ve oradan uzaklaştı dışarıda kalan koyun ve kuzu ya kurtlar tam saldıracak Ken bir tüfek sesi duyuldu
Kurtun biri yere yuvarlandı diğerine de ateş etti oda yaralanarak kaçtı anlaşılmıştır ki bizim kurtların elleri kolları komşu Çoban imiş
Bizim Çoban bu ağırbaşlı iz sürme hareketi ile kendi ağırlığına nasıl kurtların geldiğini çözmüştü fakat işin aslı neden komşu Çoban kendisinin ağlına zarar verir di. Hiç sinirlenmeden hidet lenme den dogru çobanın kapısını çaldı elinde tüfeği ile karşısında çobanı gören hain birden korkarak yalvarmaya başladı ben ettim sen etme diye.
Neden yaptın beraber arkadaş değilmiyiz deyince sen bu işten bıkaçak zarar ediyorum diye koyunları satacak tın bende senin agılı satın alıp malıma mal katacaktım dedi.
Senin neden her geçe çayı ben yaparım demeni şimdi anlıyorum uyku hapı koyuyordun ben uyuyunca ağıldan bir kaç hayvan çıkarıp sende yatıyordun çünkü zaten kurtlar karnını doyuracak yiyeceği buluyor du bu sayede hem bana zarar ettirip hemde uykusuz kalmadın, bravo dogrusu yıllarca arkadaş diye şeytan la dostluk kurmuşuz, istesen şimdi şöyle yapalım ya buradan malını al git yada seni devletimizin jandarmasına teslim ederim kanun karşısın da yargılanır sın.